Yaren Leylek belgeselinin galası 21 Eylül günü, olayların yaşandığı Bursa Karacabey’e bağlı Eskikaraağaç köyünde.
Bursa’da Adem Yılmaz adlı balıkçı ile “Yaren” adı verilen bir leyleğin 8 yıldır devam eden dostluğu birkaç yıldır konuşuluyordu. İkilinin dostluklarının, belgesel film yapılacağı açıklanmıştı. Belgesel çekimleri aylar önce başlamıştı ve artık gala için sayılı günler kaldı. Avrupa Leylek köyleri ağına üye tek Türk köyü Karacabey ilçesine bağlı Eskikaraağaç’ta ise büyük bir heyecan var. Çünkü “Yaren” filminin galası, Eskikaraağaç Köyü’nde yapılacak.

Her bahar mevsiminde Bursa, Karacabey’e göç eden leyleklerden ‘Yaren’, Adem Yılmaz’ın Uluabat Gölü’ndeki kayığına konar ve onun avladığı balıklardan yer. Yaren Leylek bu baharda da geldi ve 8 yıldır olduğu gibi yine Adem Amca’nın kayığına kondu. Yaren’in Bursa’ya bu yıl gelişiyle, planlanan film de çekildi.
Olayların, kişilerin, mekanların tamamen hikayenin gerçek kahramanlarından oluşan filmin yapımcılığını BBA Film Yapım Yayın – Akın Esgin üstlenirken, yönetmenliğini belgeselci Burak Doğansoysal yaptı. Burak Doğansoysal ile iletişim kurarak, belgeselin merak edilenlerini sorduk. Gala öncesi kısa bir tatilde olduğunu belirten Doğansoysal, sorularımıza ise vakit ayırdı.
Burak Doğansoysal: Yaren filmi baştan sona gerçek
Hilal Bardakcı: Yaren Leylek’in belgeselini çekme fikri nereden geliyor?
Doğansoysal: “Uzun süredir Türkiye’de belgesel çekme fikri aklımdaydı aslında. Afrika’da çok uzun soluklu bir belgesel serisi çekimi ardından ‘Adem Amca ve Yaren Leylek’ hikayesini hepimize tanıtan Alper (Tüydeş) ile sohbet ederken aslında kafamda longoz ormanı ile ilgili bir proje vardı. Ama leyleklerin gelmesine 2-3 ay kala gerçekleşen sohbet esnasında bu etkileyici hikayeyi çekmeye karar verdim.”
H.B.: Yaren Leylek belgeselinden bahseder misiniz? Filmde kimler yer aldı, zaman, mekan, konu, filmin süresini merak ediyoruz.
Doğansoysal: “Filmde herkes kendisini oynuyor. Tüm Eskikaraağaç halkı filmde oynadı. Başrolde tabi Adem Amca, eşi Nuray Yenge ve muhtarımız Rıdvan Çetin var. Doğal olarak başta Yaren olmak üzere köyün leylekleri de filmimizin kahramanlarından.
Filmde yaklaşık 10 kişilik bir set ekibi görev aldı. Kış çekimleri ve bahar çekimleri önceden yazılan senaryoya göre, gerçek olayların, köyde her gün yaşananların belgelenmesi veya canlandırılması şeklinde yapıldı. Bu anlamda kurmaca herhangi bir sahne yok filmde, her sahne aynen gerçekte yaşandığı şekliyle aktarılıyor izleyiciye.
Doğa çekimlerine 22 Şubat’ta başladık, Temmuz sonu bitirdik. Aslında 18-20 dakika civarı bir kısa film planlıyorduk ama çekimler esnasında senaryoya eklemeler yaptık. Şu anda montajın son aşamalarındayız ve film 50 dakika civarında olacak.”
“Yaren Filmi yurtdışında çok beğenilecek”

H.B.: Belgeselde kurmaca olaylar var mı? Yoksa tamamen gerçek mi her şey?
Burak Doğansoysal: “Her şey gerçek, günlük hayatta köyde yaşananlar. Zaten senaryodaki konuşmaları da çekim öncesi araştırma sürecinde tanık olduğumuz gerçek konuşmalara göre yazdık.”
H.B.: Belgeseli çekerken zorlandığınız anlar oldu mu?
Doğansoysal: “Kış çekimleri filmin ilk çekimleriydi. Hava inanılmaz soğuktu ve zaman zaman dış çekimlerde yağmur yağdı. Bir de tabi bizim köy ahalisine, onların bize ve kameralara alışma süreci bu döneme denk geldi. Onun dışında harika geçti çekimler, köylüler çok yardımcı oldu, Karacabey Belediyesi yaşadığımız tüm lojistik problemleri kısa sürede çözdü.”

Belgeselin galası Eskikaraağaç köyünde olacak değil mi? Değişiklik yok sanırım. Galanın tarihi ve köydeki hazırlıklardan bahseder misiniz?
Doğansoysal: “Daha çekimler başlamadan galayı köyde yapmayı planlamıştık zaten. Köy meydanına 24 metrekare LED ekran ve kuvvetli bir ses sistemi kurulacak. Hava durumu izin verirse galayı 22 Eylül Pazar günü yapmayı planlıyoruz.”
H.B.: Belgeselin yurtdışında da ilgiyle karşılanması bekleniliyor. Siz ne düşünüyorsunuz?
“Yola çıktığım ilk gün de aynı şeyi söyledim, montaj bitip film ortaya çıktıktan sonra da hala aynı fikirdeyim. Bu film yurtdışında çok tutacak bence. Çok özel bir hikayesi var, bir balıkçı ve leyleğin dostluğu masalsı bir olay. Ayrıca köy ortamı da ilginç gelecektir yabancı seyirciye, özellikle Avrupa’da seyircisine. İlk etapta televizyon yayını düşünmüyoruz. Muhtemelen bir sene kadar uluslararası festivallerde gösterilir film. Festival başvurularına Eylül ayı içerisinde başlıyoruz, güzel haberler aldıkça da paylaşırız.”
Yaren filminin tanıtım videosu;