Psikoloji

///

Çağın Hastalığı: Teknoloji Bağımlılığı

Doğru kullanılmadığında bireylerin hayatını doğrudan olumsuz etkileyen, doğru kullanıldığında ise hayatı olanca kolaylaştıran teknoloji son yıllarda tehlike saçıyor. Bireyler teknoloji bağımlılığının bedelini bazen fiziksel bazense ruhsal bozukluklarla ödeyebiliyor. Peki nedir teknoloji bağımlılığı? Kimlere teknoloji bağımlısı denebilir? Yeşilay’a göre, teknolojinin kontrolsüz kullanımıyla ortaya…

Çağın Hastalığı: Teknoloji Bağımlılığı

///

Doğru kullanılmadığında bireylerin hayatını doğrudan olumsuz etkileyen, doğru kullanıldığında ise hayatı olanca kolaylaştıran teknoloji son yıllarda tehlike saçıyor. Bireyler teknoloji bağımlılığının bedelini bazen fiziksel bazense ruhsal bozukluklarla ödeyebiliyor. Peki nedir teknoloji bağımlılığı? Kimlere teknoloji bağımlısı denebilir? Yeşilay’a göre, teknolojinin kontrolsüz kullanımıyla ortaya çıkan davranışsal bağımlılığa teknoloji bağımlılığı deniyor. Bu davranışsal bağımlılıklar kapsamında ise, oyun bağımlılığı, sosyal medya ve akıllı telefon bağımlılığı, kumar oynama bağımlılığı var. Uzmanlara göre ise günümüzde en yaygını ise oyun oynama bağımlılığı diye adlandırılan oyun oynama bozukluğu. Yaşlara Göre Sağlıklı Dijital Ortam Maruziyeti Nasıl Olmalıdır? Yeşilay’a göre 0-3 yaş bebekleri ebeveynler olabildiğince ekrandan uzak tutmalıdır. 3-6 yaşa…

Yeni Dünya Düzeninde Sosyal Psikoloji ve Sosyal Medya

//

Gelişen dünya düzeninde sosyal medya hayatımızın bir parçası olmanın dışında hayatımızın tam ortasındaki belirleyici faktör. Peki sosyal medya gerçeği sosyal psikolojide nasıl karşılık buluyor? İşte tüm detaylar… Sosyal medya gelişen ve değişen dünya düzenin tam merkezinde yer alıyor. Paylaşım yaparken başka, haber okurken başka, video izlerken başka mecralar kullanmaktayız. Paylaşımlarımızın kaç beğeni aldığı, okuduğumuz haberin alanımıza hitap ediyor olması sosyal medya algılarımızın, bakış açımızın şekillenmesini ve değişmesini sağladığı bir gerçektir. Tüm algımızı ve bakış açımızı yeniden oluşturan sosyal medyanın psikolojimiz üzerindeki yansımaları aşikardır. Hiç ismini duymadığımız bir kişi milyonlarca takipçisi olan bir kişi tarafından paylaşıldığında milyonlarca takipçisi olan bir fenomen…

Bir Bilim Olarak: Yönetim Psikolojisi

Bireyleri; yaşadıkları ülkede, iş ortamında ve bazen aile ortamında derinden etkileyen psikolojinin alt dallarından biri olan yönetim psikolojisini detaylarıyla araştırıp sizler için derledik. Peki nedir yönetim psikolojisi? Yönetim psikolojisi nedir? Psikoloji uzmanlarına göre yönetim psikolojisi; bir topluluğun temelini oluşturan insanın psikolojisini ve davranışlarını bilimsel bir bakış açısıyla inceler. Uzmanlar yönetim psikolojisinde amacın toplumsal alanlarda insan davranışını etkileyen faktörler gözlemlenip, vatandaşların güdülenerek daha verimli bireyler olmasını sağlamak olduğunu söylüyor. Yönetim psikolojisinin disiplinler arası bir bilim dalı olduğunu belirten araştırmacılar, yönetim psikolojisinin sosyoloji, antropoloji, sosyal psikoloji gibi diğer alanlarla iç içe olduğunu dile getiriyor. Yönetim psikolojisinde, yönetici olumlu davranışları göstermek ve onları…

Seçim Sürecinde Belirleyici Gerçek: Seçmen Psikolojisi

///

Türkiye’de vatandaşların gözleri uzun süredir Cumhurbaşkanlığı seçiminde. Odak noktası bu kadar seçime kaymışken biz de geçtiğimiz günlerde anket şirketlerinin yayınladığı sonuçlar ve sosyal deneyler sonucunda seçmen psikolojisini sizler için araştırıp, derledik. Seçmen psikolojisi kavramı, seçmenin seçimlerde nasıl davrandığına ve hangi faktörlerin bu davranışları belirlediğine ilişkin bir kavramdır. Birçok psikolojik danışman ve psikoloğa göre yapılan seçimler bireylerin kendi otokontrolünde değildir. Nitekim, Stanford Üniversitesi’nde Siyasal Bilimler Profesörü Jon Krosnick bu konuda, “50 yıllık psikoloji bilgimiz bize gösteriyor ki beynimiz iki bölüme ayrılıyor ve aslında bütün kararlar farkında olmadan alınıyor” diyor. Uzmanlara göre kontrolü bireylerin kendilerinin sağlayamamasının birçok sebebi vardır. Bu etmenler arasında…

Çocukluk Dönemi Travması Yetişkinlikte Zihinsel Bozukluk Riskini Artırıyor

/

Hospital del Mar Tıbbi Araştırma Enstitüsü’ndeki araştırmacılar tarafından yürütülen bir araştırma, çocuklukta yaşanan psikolojik travmanın, yıllar sonra oluşabilecek bir tür zihinsel bozukluk riskini artırabileceğini fark etti. Araştırmaya göre çocukluk döneminde yaşanan travma, yetişkinlikte ciddi bir zihinsel bozukluk yaşama riskini üçe katlayabilir. 93 Binden Fazla Vaka Ele Alındı Bir kişinin çocukluk döneminde psikolojik travma yaşamış olmasının, yetişkinlikte bir ruhsal bozukluk geliştirme riskini önemli ölçüde artırdığı düşünülüyor. Çalışma, bu konuda uzmanlaşmış dergilerde bugüne kadar yayınlanan on dört incelemeyi ve meta-analizleri irdeleyerek mevcut zihinsel bozuklukların tamamını dikkate alıyor. Çalışma kapsamında incelenen araştırmalar toplamda 93 binden fazla vakayı ele aldı. Araştırmaya dahil olan araştırma…

Kediniz İçin Online Psikopati Testi

/

Bilim insanları tarafından, kedinizin psikopatinin üçlü modeli olarak bilinen disinhibisyon, küstahlık ve alçaklıktan hangisine meyilli olduğunu tayin eden bir anket oluşturuldu. İnternette bulabileceğiniz anketi tamamlarsanız, evcil hayvanınızın psikopati düzeyi için CAT-Tri+ ölçümü adı verilen bir ölçüm sonucuna ulaşırsınız. Bu puanın hesaplanmasının insan ve kedi ilişkilerini iyileştirebileceği öngörülüyor. Anket, kedinizin keşif yaparken ne kadar maceracı olduğu, tehlikeye nasıl tepki verdiği, diğer kedilere nasıl tepki verdiği, sürekli uyarıma ihtiyacı olup olmadığı ve ev kurallarına ne kadar uyduğu hakkında bilgi istemektedir. Ani ruh hali değişiklikleri, yeni insanlara karşı saldırganlık ve sevilmeye karşı tepkiler gibi davranış durumları hakkında da tayinler yapılır. Sorulara “kedimi tanımlamıyor” ile “kedimi çok iyi…

Bilim Nedir ve Bize Hangi Kapıları Açar?

/////

“Kısaca” Bilim Nedir? Soru sormak, sonsuz bir devinime cesur bir adım atmak gibidir. Bir kere o adımı attıktan sonra geri dönüp bakmaz, hep daha ileri gidersiniz. Her soru tüm üretkenliği ile başka bir soruyu doğurur ve yanıt almak asla sizi doyurmaz. Hep daha fazlasını, nedenini ve nasılını merak edersiniz. Evet, bilimin insanı gün ışığıyla dolmuş aydınlık bir odaya doğru yönlendirmesinden bahsediyorum. Honoré de Balzac, “Herhangi bir bilimin anahtarı, soru işaretidir.” diyerek çok kişinin bu anahtarın peşinde durmaksızın koştuğu yolculuklara atıfta bulunmuş olabilir mi, ne dersiniz? Bu yazı dizisinde birbirinden farklı bilim dalları ile yolu kesişen ve bu yol arkadaşlığından büyük…

Dopamin orucu işe yarıyor mu?

/

Dopamin orucu, bilişsel davranışçı terapiye dayanan ve sağlıksız uyaranların (bildirimler, bip sesleri) daha az baskın hale gelmesini sağlayan bir yöntem olarak biliniyor. Kaliforniyalı psikiyatrist Dr. Cameron Sepah tarafından ortaya atılan dopamin orucunun oruç ya da dopaminle çok az ilgisi bulunuyor. Sepah’ın New York Times’ta söylediği gibi, “Dopamin, bağımlılıkların nasıl pekiştirilebileceğini açıklayan ve akılda kalıcı bir başlık oluşturan bir mekanizmadır.”  Harvard Health Publishing‘de dopamin orucu hakkındaki makalesinde Dr. Peter Grinspoon, dopamin orucunun yanlış anlaşılmasının temelinin ismine kadar gittiğini düşünüyor. Dopamin aşkla ilgili duygular da bile etkin olan bir hormon ve popüler olduğu için bu isim insanlara cazip gelebiliyor. Dopamin orucu nedir?…

Depresyon ve anksiyete arasındaki bilimsel farklar

/

Depresyon ve anksiyete arasındaki biyolojik farklılıklar açıklığa kavuşturuldu. Doğru tedaviyi hedefleyen ve yeni görüşlerin ileriye sürüldüğü çalışmada, depresyonlu kişilerin anksiyetelilerden farklı olarak daha fazla enflamasyon geliştirdiği bulundu.  Depresyon ve anksiyete çok kez aynı psikolojik durummuş gibi anlaşılıyor. İkisi de birkaç semptom ve risk faktörünü paylaşır ve sıklıkla ilaçlarla tedavi edilir. Majör depresif bozukluğu olan hastaların yarısından fazlasının anksiyete geçmişi bulunuyor. Bununla birlikte, psikiyatristler tarafından farklı bozukluklar olarak sınıflandırılırlar ancak bu farklılığın biyolojik kanıtları şimdiye kadar belirsizdi. 12-15 Eylül 2020 tarihleri arasında düzenlenmiş olan ECNP Kongresi’nde sunulan Hollanda Anksiyete ve Depresyon Çalışması (NESDA) beklenen kanıtı verdi. NESDA araştırma ekibi, 304 depresyonlu…

ASMR videoları nasıl etki ediyor?

/

ASMR videoları YouTube’daki arama metinleri arasında dünya çapında üçüncü sırada yer alıyor. Peki nedir bu ASMR?  ASMR videoları, YouTube’da beynimizi rahatlatacak müziklerden, sakin bir uyku geçirmemizi sağlayan müziklere, sıradan işlerin yapıldığı videolara kadar birçok video türünü kapsıyor. ASMR’nin Türkçe karşılığı ise otonom duyusal meridyen tepkisi. Yani bir çeşit beyinsel orgazm olarak nitelendiriliyor. ASMR, bazı kişilerin fısıldama, hassas el hareketleri ve hafif dokunma gibi belirli “tetikleyicilerini” duyduklarında, gördüklerinde ve hissettiklerinde deneyimledikleri karmaşık bir duygusal durumdur. Bu his, başımızın tepe noktasından başlayarak, boynumuza ve uzuvlara yayılabilen bir karıncalanma hissi olarak tanımlanır. Karıncalanma hissi dalgalar halinde gelir, mutluluk ve gevşeme duygularının eşlik ettiği “hipnoz benzeri”…