Einstein ve Bohr tartışmaları, kuantum mekaniğinin temel doğasına ilişkin farklı fikirleri ve yorumların karşı karşıya geldiği ve kuantum mekaniğinin gelişmesinde önemli bir dizi tartışmadır. Bu tartışma, 1927 yılında düzenlenen Beşinci Solvay Konferansı‘nda baş göstermiş ve daha sonra devam etmiştir. Einstein ve Bohr…
Einstein ve Bohr Tartışmaları : Kuantum Mekaniğini Anlamak
Einstein ve Bohr tartışmaları, kuantum mekaniğinin temel doğasına ilişkin farklı fikirleri ve yorumların karşı karşıya geldiği ve kuantum mekaniğinin gelişmesinde önemli bir dizi tartışmadır. Bu tartışma, 1927 yılında düzenlenen Beşinci Solvay Konferansı‘nda baş göstermiş ve daha sonra devam etmiştir. Einstein ve Bohr arasındaki bu tartışmalar ikilinin dostluğunu etkilememiştir.
Tanrı evrende zar atmaz
Einstein ve Bohr tartışmaları kuantum konuşlan, en ünlü ve tarihsel açıdan önemli Solvay Konferanslarından biri 1927’de düzenlenen Beşinci Solvay Konferansında başlamıştır. Albert Einstein ve Niels Bohr arasında kuantum mekaniğinin temel prensipleri üzerine yoğun bir fikir alışverişi yaşanmıştır. Einstein kuantum teorisinin belirli yönlerine eleştirel yaklaşmış ve kuantum mekaniğinin olasılıksal doğasına olan …
Arşimet parşömeni : İstanbul’dan Kudüs’e ve Amerika’ya uzanan bir hikaye
Arşimet parşömeni ya da Arşimet Palimpsesti, İstanbul Ayasofya’dan Kudüs’e tarih sayfalarında hayranlık uyandıran bir parşömen kodeks olarak karşımıza çıkıyor. Arşimet’in çalışmarını içeren en eski parşömen olarak kabul edilen bu palimpestlerin ortaya çıkışı filmlere konu olacak ilginçlikte bir hikayeye sahip. Palimpest ifadesi tekrar kullanılan parşömenler anlamına geliyor.
Arşimet Parşömeni nedir ne içeriyor?
Aslen Arşimet ve diğer yazarların eserlerinin Bizans dönemine ait Yunanca bir kopyası olan bu eşsiz palimpsest, Arşimet’in kayıp olduğu düşünülen iki başyapıtını içeriyor: Ostomachion ve Mekanik Teoremler Yöntemi ile birlikte, olağanüstü eseri Yüzen Cisimler Üzerine’nin günümüze ulaşan tek orijinal Yunanca baskısı.
Arşimet Parşömeni İstanbul ve Ayasofya’da başlayan hikaye
Arşimet Parşömeni, Bizans Yunancasıyla yazılmış, …
Süper İletkenler Mi Geliştiriliyor?
Bilim insanları oda sıcaklığında süper iletkenler geliştirdiklerini iddia ediyorlar. Konuya dair yazılan makale şu anda hakem değerlendirme sürecinde. Bu nedenle de bilim camiası kendi içerisinde bu haberi tartışıyor.
Süper İletkenler Hayatımızı Büyük Ölçüde Etkileyebilir
Bilim insanları ortam sıcaklığındaki süper iletkenlerin hayatımıza büyük etkileri olduğunu söylüyor.
Yalnızca ABD’de her yıl 100 milyar kWh elektrik, iletim kayıpları nedeniyle boşa gidiyor. Bu, 7/24 çalışan en büyük 3 nükleer reaktöre eşdeğer kabul ediliyor. Böyle bir durumda süper iletkenlik, yüksek gerilim ve akımlarda kayıpsız elektrik iletimi sağlayabilir.
Son Derece Temel Laboratuvar Ekipmanlarıyla Hazırlanabiliyor
Yazarlara göre, LK-99 materyali son derece temel laboratuvar ekipmanlarıyla (havan ve tokmak, temel vakum ve fırın) yaklaşık …
Yaşam Moleküllerinin Sağ-Sol Konumları, Biyolojik Evrimin Kökenlerine Işık Tutuyor
Yaşamın nasıl oluştuğu sorusu bilim insanları tarafından fazlaca araştırılmış olsa da cevabı tam olarak verilememişti. Ancak yapılan bir çalışma bu konuda büyük bir çığır açtı. Harvard Üniversitesi’nde doktora öğrencisi olan Furkan Öztürk yaptığı araştırmada, 4 milyar yıl önce yaşamın nasıl başladığına dair keşiflerde bulundu.
Science gibi prestijli bilim dergilerinde bu çalışma “çığır açan keşif” şeklinde nitelendirildi. Furkan Öztürk ve ekibi, yaşam moleküllerinin yapısındaki ayna görüntüsüne benzer sağ ve sol simetrisi üzerinde çalıştı.
Araştırmalar 1848’de Louis Pasteur İle Başlamıştı
1848’de, Fransız kimyager Louis Pasteur, yaşam için gerekli olan bazı moleküllerin, sol ve sağ ellerimiz gibi ayna görüntüsü formlarında var olduğunu keşfetmişti. Bugün, biyolojide yalnızca …
Nükleer Füzyon Laboratuvarı ‘Ateşleme’ Sağladı: Bu Ne Anlama Geliyor?
ABD Ulusal Ateşleme Tesisindeki araştırmacılar, koyduklarından daha fazla enerji üreten bir reaksiyon yarattı.
Tükettiğinden Daha Fazla Enerji Üreten Bir Nükleer Reaksiyon Yaratmak
Dünyanın en büyük nükleer füzyon tesisindeki bilim insanları, ilk kez ateşleme (ignition) olarak bilinen fenomeni başardı. Bu durum, tükettiğinden daha fazla enerji üreten bir nükleer reaksiyon yaratmak anlamına geliyor.
ABD Başkanı Joe Biden yönetimi tarafından 5 Aralık’ta gerçekleştirilen ve bugün açıklanan US National Ignition Facility (NIF)’de (ABD Ulusal Ateşleme Tesisi) bu buluşun sonuçları, küresel füzyon araştırma camiasını heyecanlandırdı. Bu araştırma, Dünya’da neredeyse sınırsız bir temiz enerji kaynağı sağlamak için Güneş’e güç veren fenomen olarak tanınan nükleer füzyondan yararlanmayı amaçlıyor. Araştırmacılar, bu …
Bilim İnsanları ‘Bebek Solucan Deliği’ Simüle Etti
Bilim kurgu türü eserlerde çokça görülen ancak gerçekte henüz ulaşılmamış olan bir uzay efsanesi gerçek olabilir. Şuan fiziksel olarak yaratılmamış olsa da araştırmacılar teorik olarak bir solucan deliği yarattıklarını söylüyor.
Bilim insanları bir kuantum bilgisayarda iki küçük kara delik simüle ettiklerini ve uzay-zaman tüneli gibi bir aracıyla ikisi arasında mesaj iletimini gerçekleştirdiklerini açıkladı.
Solucan Deliği Simülasyonu Detayları Nature’da Yayınlandı
Geçtiğimiz Çarşamba günü Nature dergisinde yayınlanan makale, çalışmanın tüm detaylarını içeriyor. 30 Kasım tarihli bilimsel makalede, kuantum işlemcide bir solucan deliği ortaya çıkarıldığı ancak fiziksel olarak uzay ve zamanda herhangi bir kırılma yaratılmadığı vurgulandı.
Solucan delikleri uzayda ve zamanda kırılma şeklinde kendini gösteren, evrendeki iki …
2022 Nobel Fizik Ödülü Sahipleri Alain Aspect, John Clauser ve Anton Zeilinger!
2022 Nobel Fizik Ödülü sahibini buldu. 4 Ekim tarihinde açıklanan Nobel Fizik Ödülü’nün sahipleri Paris-Saclay Üniversitesi ve Ecole Polytechnique’den “Alain Aspect”, JF Clauser & Assoc., Walnut Creek’den “John F. Clauser” ve Viyana Üniversitesi’nden “Anton Zeilinger” oldu.
Kuantum Bilgisine Dayalı Yeni Teknolojilerin Yolu Açıldı
İsveç Kraliyet Bilimler Akademisi, 2022 Nobel Fizik Ödülü’nü bu 3 önemli bilim insanına “Dolaşık fotonlarla deneyler yapma, Bell eşitsizliklerinin ihlalini tespit etme ve kuantum bilgi bilimine öncülük etme” sebepleriyle verdi. Ödül sahipleri resmi internet sitesi üzerinden yapılan basın açıklamasıyla duyuruldu.
The 2022 #NobelPrize laureates in physics have conducted groundbreaking experiments using entangled quantum states, where two particles behave like a …
Zayıf Eşdeğerlik İlkesi Şimdiye Kadarki En Katı Deneyi Geçti
Albert Einstein’ın genel görelilik teorisinin bir ayağı, şimdiye kadarki en katı testi geçti. Avrupa uydusu MICROSCOPE’da yeni bir deney gerçekleştirildi. Uzaya dayalı ortamda yapılan testte farklı malzemelerden olan kütlelerin yerçekimi etkisinde tam olarak aynı oranda düştüğü doğrulandı.
Yıllardır Süregelen Bir Fizik Deneyi Bu Kez Uzayda Yapıldı
Londra King’s College’da teorik fizikçi olan Eugene Lim, Einstein’ın teorisinin bu kadar yüksek bir kesinlikle doğrulanmasının “gerçekten iyi” olduğunu söyledi. Yapılan deneyi yorumlayan fizikçi Lim, deney sonuçlarının şaşırtıcı olmadığını vurgulayarak “Bu tür deneyler fizikçilerin kuantum teorisine uyan gelecekteki yerçekimi teorilerini daraltmasına ve kara deliklerin nasıl davrandığını daha iyi tahmin etmesine yardımcı olabilir” diye konuştu.
MICROSCOPE, Einstein’ın “Zayıf …
Fizik Dünyasında W Bozonu Şaşkınlığı!
Son günlerde fizikçiler şaşkınlık verici bir haberi konuşuyor. 7 Nisan 2022 tarihinde Science dergisinde yayınlanan bir makalede, fizik bilimi verilerindeki değişimden bahsedildi. Çoğu kişi tarafından “fizik kurallarının baştan yazılacağı” şeklinde açıklanan bu haberin öznesi ise; W bozonu.
W Bozonu, Yıllardır Kabul Gören Kütlede Değil!
Parçacık fiziğinin uzun yıllardır belirli kurallara oturtulduğu biliniyor. Ancak son günlerde bu durumda bir takım değişiklikler yaşandı. Fizikte W bozonu adı verilen parçacığın öngörülen kütlesinde farklılık tespit edildi. Bilim insanlarını şaşırtan bu durum, evrenin işleyişine dair öngörülen kurallar sistemini yıktı. Son 10 yılda 400’den fazla bilim insanının araştırması bu gerçeği ortaya çıkarınca, fizik kanunlarının yeniden yazılması konusu gündeme …
Filmlerdeki bilimsel hatalar Hollywood fizik kurallarını yanlış aktarıyor
Filmlerdeki bilimsel hatalar ve çoğunlukla fizik hataları zaman zaman yapılıyor. Peki bir filmin bilim kurgu ya da fantastik olması bu yanlışları affedebileceğimiz anlamına geliyor mu? Cevabınız hayır ise yazımızın devamını okumanızı bekliyoruz. Star Wars ve Superman gibi birçok film serisinde fizik kuralları genel olarak bilimsel hatalar sıkça yapılıyor.
Filmlerdeki bilimsel hatalar ve fizik kurallarının yanlış aktarılışı, filmlerin ve TV programlarının yapısına işlenmiş durumda. Hemen hemen her aksiyon filminde bir silahın ateşlenmesi vurulan kişiyi ayaklarından kaldırmaya yetecek güçte geri tepmeye neden oluyor. Gerçek şu ki, Newton’un üçüncü yasasına göre (her hareketin eşit ve zıt bir tepkisi vardır) eğer mermi tabancadan birini ayaklarından …