Grip (influenza) genellikle yıl içerisinde Ekim ayından başlayarak Mart sonu Nisan başına kadar olan dönemde sık görülen oldukça bulaşıcı bir solunum yolu hastalığıdır. İnsanlarda hastalık oluşturan influenza virüslerinin neredeyse tamamı influenza A ve influenza B alt tiplerine ait ve aşılar içerisinde her iki alt tipe ait suşlar yer almakta. Bu iki alt tipin tedavisinde kullanılan ilaçlar da farklı değil ve hastalar aynı ilaçlar ile tedavi edilmekte.
İnfluenza virüsleri hasta kişiden diğer kişilere kolaylıkla bulaşabilir ve insanların kapalı alanlarda daha çok vakit geçirdikleri kış aylarında hastalık en yoğun dönemine ulaşır. Grip genellikle hasta olan kişilerin konuşma, öksürme ve hapşırma gibi davranışları ile saçılan ve virüs içeren damlacıkların, hasta kişiye 1 metre ve daha yakın olan kişilerin ağız, burun ve göz mukozalarına geçmesi ile bulaşır.
Grip birçok kişide hafif seyretmekte ve bu kişiler birkaç gün içerisinde tamamen iyileşmektedir. Ancak yaşlılarda, çocuklarda, gebelerde ve kronik hastalığı bulunanlarda ağır seyredebilir, hastane yatışlarına ve hatta ölümlere neden olabilir.
Domuz gribi virüsü dahil birçok suşta etkili oldu
Science’da yayımlanan yeni bir çalışmaya göre, yaban gelinciği üzerindeki denemeler, ağızdan alınan antiviral bir ilacın grip virüsünün genetik yapısındaki mutasyonları tetiklediği bulundu. Araştırmacılar ilacın, influenzanın genom replikasyonunda (çoğalma) önemli işlev gören RNA polimeraz enzimini bloke ettiğini ve viral genomda mutasyonlara neden olduğunu açıkladı. Ekip, yeterli sayıda mutasyonun olması durumunda genomun devre dışı kalarak virüsün çoğalamadığını söyledi.
Ekip, geliştirdikleri antiviral ilaç ile domuz gribi virüsü de dahil mevsimsel ve pandemik virüs suşlarını içeren çeşitli suşların çoğalmasını engelleyebildiklerini açıkladı.
Mevcut ilaçlardan çok daha güçlü
Mevcut grip aşıları ve ilaçları genellikle yetersizdir. Örneğin Oseltamivir, en iyi ihtimalle ve sadece enfeksiyonun erken döneminde verildiğinde orta derecede yarar sağlar; hastaneye yatışları ve ölümleri önleyip önlemediği tartışmalıdır. Üstelik grip virüsü, Oseltamivir ve eski bir ilaç olan Amantadin‘e karşı direnç geliştirmiştir. Ayrıca ABD Gıda ve İlaç İdaresi (FDA) tarafından onaylanan bir ilaç olan Baloxavir‘e karşı dirençli grip suşları hakkında raporlar da mevcut.
Georgia Eyalet Üniversitesi ve Emory Üniversitesi’ndeki bilim insanları, yıllarca grip gibi çok çeşitli RNA virüslerini engellediği bilinen N-hidroksitisidin (NHC) adlı bir bileşiği araştırdı. Araştırmacılar, NHC’nin yapısını, EIDD-2801 adında yeni bir bileşik oluşturmak için düzenledi. Daha sonra grip için en yaygın kullanılan hayvan modeli olan yaban gelinciği üzerinde test ettiler.
Gelincikler, enfeksiyondan 12 saat sonra bileşiği aldığında hiç hastalık geliştirmedi. Ateş başladıktan 24 saat sonra ilacı alan gelincikler, Oseltamivir alan ya da hiç tedavi almayan kontrol grubundaki hayvanlardan daha az virüs üretti. Üstelik ateş, tedavi edilen hayvanlarda daha hızlı düştü.
Utah Üniversitesi’nden bulaşıcı hastalık uzmanı Andrew Pavia, “Gelinciklerdeki semptomlarda bir azalma olması önemli, çünkü, insanlarda ne olacağını tahmin etmemizi sağlıyor. İnsanlar için bir ilaç geliştirmede atılmış büyük bir adım.” dedi.
Kaynak;
