böcek sayısı ve türlerinde düşüş

Böcek türleri ve sayısında büyük düşüş – Yoğun tarımsal faaliyetler

7 dakikalık içerik

Böcek türleri ve sayısındaki düşüş, bilim insanlarının tahmin ettiğinden daha fazla çıktı. Almanya’da üç farklı eyaletten 300 ormanlık ve çayır alanında yapılan 10 yıllık örnekleme çalışmasında yaklaşık 2 bin 700 türün 1 milyon bireyi tespit edildi. Bulgulara göre, böcekler ve örümceklerde çayırlarda yüzde 67, ormanlarda yüzde 34 oranında düşüş gözlemlendi.

Münih Teknik Üniversitesi‘nden (TUM) bir grup bilim insanı, böcek düşüşlerini araştırdı. Terrestrial Ecology Research Group‘un (Karasal Ekoloji Araştırma Grubu) uluslararası araştırma ekibi, büyük ölçekli bir biyoçeşitlilik çalışmasında, 2008-2017 yılları arasında Brandenburg, Thuringia ve Baden-Württemberg eyaletlerinde çok sayıda böcek grubunu araştırdı. Araştırma ekibinde, Düzce Üniversitesi Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi’nden Yrd. Doç. Dr. Didem Ambarlı da bulunuyor. Yrd. Doç. Dr. Ambarlı,  Prof. Dr. Wolfgang W. Weisser’in daveti üzerine 1 yıllığına yurtdışı araştırma çalışmaları kapsamında, Münih Teknik Üniversitesi’nde bulunuyor. Terrestrial Ecology’nin çalışması, Nature dergisinde yayımlandı.

Hem çayırlarda hem de ormanlarda böceklerde düşüş var

On yıl öncesine kıyasla, bugün birçok alandaki böcek türlerinin sayısı yaklaşık üçte bir oranında azaldı. Türlerin kaybedilmesi, ağırlıklı olarak yoğun çiftçilik alanlarının çevresindeki otlakları etkiliyor ancak aynı zamanda ormanlar ve korunan alanlar için de bu durum geçerli.

Çeşitli araştırmalar, Almanya çayırlarında bugün 25 yıl öncesine göre cıvıldayan, vızıldayan, sürünen ve çırpınan çok az canlı olduğunu göstermiştir. Terrestrial Ecology’den Dr. Sebastian Seibold, “Önceki çalışmalar, yalnızca biyokütle, yani tüm böceklerin toplam ağırlığı veya canlı türleri ya da tür grupları üzerinde yoğunlaşmıştı. Ancak tüm böcek gruplarının büyük bir bölümünün gerçekten etkilendiği henüz belli değildi.” dedi.

Araştırmacılar 3 eyalette 300 alanda (140 ormanlık / 150 çayır alanı) bir milyondan fazla böcek topladı. Araştırılan yaklaşık 2700 türün çoğunun düşüşe geçtiğini kanıtladılar. Hatta son yıllarda, bazı nadir türler çalışılan bazı bölgelerde bulunamadı. Hem ormanlık alanlarda hem de otlaklarda, bilim insanları 10 yıl sonra yaklaşık üçte bir oranında böcek türünü sayabildi. Dr. Seibold, “İncelememizden önce, ormanlardaki böceklerin nasıl etkilenip etkilenmediği ve ne ölçüde etkilendiği belirsizdi.” diyor.

Ekibin 2008’den bu yana incelediği ormanlardaki böcek biyokütlelerinde yaklaşık yüzde 40’lık bir düşüş yaşandı. Çayırlarda, sonuçlar daha da endişe verici idi; çalışma süresinin sonunda, böcek biyokütlesi önceki seviyesinin sadece üçte biri olarak ölçüldü. Gruptan Prof. Dr. Wolfgang Weisser, “Sadece 10 yıllık bir süre içinde bu ölçekte bir düşüş, bizim için bir sürpriz oldu ve korkutucu. Ancak önceki çalışmalarda sunulan resme uyuyor.” şeklinde konuştu.

Belirleyici faktör; yakın çevre

Ekip tarafından çalışılan her tür orman ve otlak alanın, yakın çevrede bulunan koyun otlakları, yılda üç ila dört kez biçilen ve gübrelenen çayırlar, iğne yapraklı ormanlardaki ormancılık faaliyetlerinden etkilendiği belirlendi. Ancak korunan alanlarda ve kullanılmayan ormanlarda da düşüş yaşandı. Araştırmacılar, en fazla etkilenen türlerin uzağa gidemeyen ve çevresinde yoğun tarım faaliyetleri olanlar olduğunu söyledi.

Dr. Martin Gossner, çalışmaların sürmesi gerektiğine dikkat çekerek, “Bu meselenin tarımla daha fazla temasta olan daha hareketli ormanlarda yaşayan türlerin meselesi olup olmadığına ya da ormanlardaki yaşam koşullarıyla bir ilgisi olup olmadığına karar vermek için daha fazla çalışmaya ihtiyaç var.” dedi.

Her yıl örneklenen otlaklarda, biyokütle, zenginlik ve tür sayısı sırasıyla yüzde 67, yüzde 78 ve yüzde 34 oranında azaldığı görüldü. 30 ormanlık alanda, biyokütle ve tür sayısı sırasıyla yüzde 41 ve yüzde 36 azaldı. Eklembacaklıların ormanlardaki düşüşleri, kaybın yalnızca açık habitatlarla sınırlı olmadığını gösteriyor.

Kaynaklar;

Nature

Science Daily