Ahtapottan Öğrendiklerim, Netflix’te yayına giren bir ahtapotun hayat hikayesini belgeselci Craig Foster’ın gözünden anlatan duygusal bir belgesel. Craig Foster, hayatının zor bir döneminde çocukluğunu geçirdiği Güney Afrika’ya geri döner. Deniz kıyısındaki yosun ormanlarında tüpsüz dalışlar yapmaya başlayan Foster bir gün bir ahtapotla ilginç bir karşılaşma yaşar. Foster daha sonra bu ahtapotu her gün izlemeye başlar. Enfes görüntülerle bir ahtapotun hayatına konuk olduğumuz bu belgesel de, Foster doğadan öğrendiklerini izleyiciye aktarır. Ahtapottan Öğrendiklerim ‘de yalnızca bir ahtapotun yaşam döngüsü değil, doğanın döngüsünü izliyoruz. Ayrıca yönetmenin empati kurduğu bu doğal döngüden edindiklerini de beraber keşfediyoruz. Bu yapım ayrıca çocuklar için de güzel bir belgesel tavsiyesi olabilir.
Ahtapottan Öğrendiklerim – Fauna’nın gözünden
Size bir ahtapot aşkı hikayesi anlatacağım bugün. İzlemeyenleriniz varsa “Ahtapottan Öğrendiklerim” belgeselini izlemesini tavsiye ederim. Özellikle biyoloji öğrencileri için oldukça birinci elden bilgilendirici olacaktır. #ahtapot #ahtapottanöğrendiklerim

Ahtapotlar bildiğiniz gibi oldukça akıllı canlılar. Etraflarındaki şeyleri malzeme olarak kullanabiliyor, bipedal hareket edebiliyor, kapak açabiliyor hatta rüya görebiliyorlar. Ancak bunları bilmekle bunlara yakından tanık olmak tabii ki farklı şeyler.
Cape Town’da yaşayan Craig Foster zor zamanların ardından kendini denize veren bir belgeselci. Bir Yosun Ormanı’nda dalarken bir ahtapotla karşılaşıyor. Daha sonra bu ahtapotla arkadaş oluyorlar.
– Spoiler uyarısı–
Çok spoiler vermemeye çalışacağım ama uyarıyı baştan koyayım. Ahtapotu her gün takip etmeye başlıyor. Daha sonra yaklaşıyor ve birbirlerine dokunuyorlar. Aralarında bir güven bağı oluşuyor. Foster bir yılı aşkın bir süre her gün ve hatta geceleri gidip ahtapotu ziyaret ediyor. Her gün ahtapotun hayatındaki farklı olaylara tanık oluyor. Avlanması, yüzmesi, balıklarla oynaması…
Tehlikelerle karşılaşınca kendini korumaya alması, taşların altına saklanması. Köpekbalıklarıyla olan kaçma kovalamacıları. Bu süreçte bir kolunu kaybetmesi -hüzünlü dakikalar- ama sonra rejenerasyonla yeniden bir kolunun çıkması -umut-.
Köpekbalığını alt etmek için yeni stratejiler geliştirmesi -en eğlenceli kısım-, bir gün başka bir ahtapotun gelmesi, hayat döngüsünde artık yavrularını yetiştirdiği aşamaya geçmesi…
Yavruladıktan sonra yavaşça ahtapotun ölmesi -duygusal anlar-. Ölmüş ahtapotun köpekbalığınca yenmesi… Foster, tüm bu süreçten çıkardığı dersleri bizlerle paylaşıyor.
Hikaye böyle bitiyor. Son sahnelerde Foster kendi oğluna da bu bir yılı aşkın sürede gözlemlediği ahtapottan öğrendiği doğayı anlatmaya başlıyor. En sonda da burayı korumak için bir dernek kurduğunu öğreniyoruz.

Bölgede aşırı avlanma, kimyasal kirlilik, iklim değişimi, plastik kirliliği, okyanus madenciliği ve bilinçsizlik gibi durumlar bu deniz ormanları için tehdit oluşturuyor. Yo-yo Ma’nın patron olduğu The Sea Change projesine aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz. seachangeproject.com
Bu paylaşımı ve daha fazlasını Twitter’dan okumak için Fauna hesabını takip edebilirsiniz.