Arkeologlar, Baltık Gemi Enkazında İyi Korunmuş 500 Yıllık Baharatlar Buldu

Geçtiğimiz günlerde arkeologlar yeni bir keşfe imza attı. İsveç’in Baltık kıyılarında, 500 yıldan daha uzun bir süre önce batan bir kraliyet gemisinin enkazında bazı baharatlar bulundu. Arkeologlar, safran şeritlerinden karabiber ve zencefile kadar iyi korunmuş baharatlardan oluşan benzersiz bir hazineyi…

Haber

Köşe Yazıları

//

Evrim nedir? Bilinen yanlışlar nelerdir?

Evrim nedir? Bilinen yanlışlar nelerdir? Evrim teorisi inanılacak bir şey mi? Bu yazıda bu soruları hep beraber cevaplayacağız. Evrim Nedir? Öncelikle evrim kelimesinin kökenine inmek gerekir. Latincesi evolve olan evrimin kelime anlamı açmak, yaymak gizli potansiyellerin açığa çıkarılması ya da gösterilmesi demektir.…

//

Bilim Değişirken Nerede Durmalı?

Bilim insanları hipotezlerini, modellerini, fikirlerini değiştirebilir. Değiştirmelidir de. Bilim bu şekilde ilerler. Ancak bu şekilde senelerce aynı bilimsel olayı gözlemleyip altında yatan temel sebepler ve muhtemel çözüm yolları hakkında fikir birliğine varabiliriz. Fikir değiştirmek önceki fikrin zaruri olarak yanlış olduğu anlamına gelmez;…

Özel Haberler

Gündem

Derin Depremler Dünya’nın Mantosunun Sırlarını Açığa Çıkarabilir

//

Chicago Üniversitesi’nden bir bilim insanı yeni bir çalışmaya imza attı. 22 Şubat’ta Nature dergisinde yayınlanan bu çalışmaya göre üst mantonun en altında, Dünya’yı çevreleyen şaşırtıcı derecede akışkan bir kaya tabakası olabilir. Fiji yakınlarında Pasifik Okyanusu’ndaki derin bir depremin ardından, adalardaki GPS sensörleriyle kaydedilen kalıcı hareket ölçüldü. Çalışma sonucundaki bulgular, Dünya’nın mantosunun akışkanlığını ölçmek için yeni bir yöntem ortaya koydu. Kayadan Oluşan Manto Katmanı, Aslında Bal Ve Katran Gibi Bir Akışkanlığa Sahip Chicago Üniversitesi’nde jeofizikçi ve aynı zamanda çalışmanın başyazarı olan Dr. Sunyoung Park, mantonun Dünya’nın en büyük bölümünü oluşturduğunu ve onun hakkında bilinmeyen çok şey olduğunu belirterek, “Bu derin depremleri,…

Arkeologlar, Baltık Gemi Enkazında İyi Korunmuş 500 Yıllık Baharatlar Buldu

/

Geçtiğimiz günlerde arkeologlar yeni bir keşfe imza attı. İsveç’in Baltık kıyılarında, 500 yıldan daha uzun bir süre önce batan bir kraliyet gemisinin enkazında bazı baharatlar bulundu. Arkeologlar, safran şeritlerinden karabiber ve zencefile kadar iyi korunmuş baharatlardan oluşan benzersiz bir hazineyi ortaya çıkardıklarını söylüyor. Danimarka Ve Norveç Kralı Hans’a Ait Olduğu Biliniyor Gribsund isimli gemi enkazının Danimarka ve Norveç Kralı Hans’a ait olduğu biliniyor. Hükümdarın İsveç’te karada bir siyasi toplantıya katıldığı esnada alev alıp battığı düşünülen Gribsund, 1495’ten beri Ronneby açıklarında duruyor. 1960’lı yıllarda spor dalgıçları tarafından yeniden keşfedilen gemide son yıllarda çeşitli arkeolojik incelemeler yapılıyordu. Önceki keşif dalışlarında, figürler ve…

Bakteriyel Direnç Uyandırmayan Antibiyotik Geliştirildi

//

Geçtiğimiz günlerde “Bakteriyel direnci uyandırmayan geniş spektrumlu sentetik bir antibiyotik” başlıklı makale yayınlandı. Bakteriyel direncin halk sağlığı için fazlaca tehdit oluşturduğu günümüzde, bilim insanları konuya dair araştırmalara başladı. Yeni bir antibiyotik türü bu probleme çözüm olabilir. Çalışmada antimikrobiyal direncin (AMR) halk sağlığı için kritik bir tehdit oluşturduğu söylenerek, “Bu durum düşük ve orta gelirli ülkelerdeki kişilerin sağlığını ve refahını orantısız bir şekilde etkiler. Amacımız, AMR enfeksiyonlarını etkili bir şekilde tedavi eden, yapıları mevcut ve beklenen hasta ihtiyaçlarını karşılamak üzere kolayca değiştirilebilen, konjuge oligoelektrolitler (COE’ler) olarak adlandırılan sentetik antimikrobiyalleri belirlemektir” ifadeleri yer aldı. Enfekte Olmuş Fareler Tedavi Oldu Ve Bakteriyel Direnç…

Yeni DNA Parçası Keşfi Kanser Tedavilerini Değiştirebilir

//

Bilim insanları, kanserin yayılmasına yardımcı olan DNA parçalarını belirledi. James Bond filmlerindeki kötü adamlara benzetilen DNA parçaları, tümörlerin anti-kanser ilaçlarına direnç kazanmasına yardımcı olmaktan da sorumlu tutuluyor. Araştırmacılar, ekstrakromozomal DNA veya ecDNA olarak bilinen bu genetik materyal parçalarının keşfinin, günümüzde insanları etkileyen en saldırgan tümörlerin bazılarının tedavisinde devrim yaratabileceğini söyledi. Bu DNA Parçaları En Ciddi Kanserden Sorumlu Olabilir Programın liderlerinden biri olan Kaliforniya’daki Stanford Üniversitesi’nden Profesör Paul Mischel, bu DNA parçalarının insan vücudundaki davranışını keşfetmeyi ezber bozan bir olay şeklinde nitelendirerek, “Bu DNA parçalarının insanları etkileyen çok sayıda gelişmiş, en ciddi kanserden sorumlu olduklarına inanıyoruz. Onların faaliyetlerini engelleyebilirsek, bu kanserlerin…

Deprem Haritaları Neyi Anlatır? Deprem ve Zemin İlişkisi Nasıldır?

//

İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü’nden jeoloji mühendisi Dr. Mustafa Karaman, geçtiğimiz günlerde paylaştığı tweet dizisiyle bazı önemli bilgiler anlattı. Bu Harita Fay Haritası Değil! Bu Bir İstatistik Haritası. Hepimizin fay haritası olarak bildiği bu görseldeki haritayı paylaşan Dr. Karaman, “Bu harita fay haritası değil. Bu harita iyi/kötü zemin haritası hiç değil. Bu harita istatistiktir” dedi. Türkiye’de binaları depremlere göre tasarlamak için; 1947, 1953, 1961, 1968, 1975, 1998, 2007 ve halen yürürlükte olan 2018 yıllarında düzenlenen yönetmelikler olduğunu söyledi. Son yönetmeliğin, Amerika ve Avrupa güncel yönetmeliklerinden birçok konuda aşağı kalır yanı olmadığını belirten Dr. Karaman, “Bazı eksikliklerin olduğunu düşünen, üzerinde çalışan çok…

Akademisyenler, Yapay Zeka Tarafından Yazılan Yazıları İnsan Yazısından Ayırt Edebilecek Bir Araç Geliştirdi

/

Geliştirilen DetectGPT, büyük bir dil modelinin o makaleyi mi yoksa sosyal medya gönderisini mi yazdığını yüzde 95’e varan doğrulukla belirleyebiliyor. Yapay Zekanın Yazdığı Yazılar, İnsan Yazarlarınkinden Ayırt Edilebilir Mi? OpenAI’nin ChatGPT’si piyasaya sürülünce, yapay zekanın sorulara ve istemlere son derece tutarlı yanıtlar vermesi, büyük dil modellerini (LLM) ve bunların yeteneklerini kamu bilincine gösterdi. Yapay zekanın bu denli gelişmesi şaşkınlık yaratırken bu konuda her geçen gün daha farklı sorular gündeme geliyordu. “Yapay zeka ön yazı yazabilir mi?”, “Bu teknoloji yazarları işsiz mi bırakacak?” ve “Bu durum, öğrencilerin sınavlarda kopya çekmesine neden olacak mı?” gibi sorular sıkça soruluyor. Şimdilerde Google, Meta ve…

Biyoteknolojiye Öncülük Eden Dr. Paul Berg Hayatını Kaybetti

/

DNA moleküllerini birleştirme konusundaki atılımı biyoteknoloji endüstrisinin temellerinin atılmasına yardımcı olan Nobel Kimya Ödülü sahibi biyokimyacı Paul Berg, 15 Şubat tarihinde, 96 yaşında hayata gözlerini yumdu. Vefatı Stanford Üniversitesi’nce duyuruldu fakat yapılan açıklamada vefat sebebi aktarılmadı. Rekombinant DNA ve Çıkan Kargaşalar 1950-1960 yıllarında DNA’nın çift sarmal yapısı hakkında daha fazla şey öğrenildiği süreçte Paul Berg, genetik bilgi parçalarını bir organizmadan diğerine aktarmanın mümkün olup olmadığı konusu üzerinde durmaya başladı. Araştırmasını yaptığı bu konuda cevabı 1972 yılında verdi. Dr. Berg, bilimsel bir dergide, E. coli bakterisinden ve maymunlardaki tümörlerle bağlantılı, insanlara bulaşabilen bir virüs olan SV40’tan karışık DNA taşıdığını ortaya koyan…

Bina Rehabilitasyonu Binlerce Kişinin Hayatını Kurtarabilirdi!

//

Geçtiğimiz günlerde fizikçi Dr. Mustafa Gündoğan’ın şahsi Twitter hesabından paylaştığı bir video dikkatleri çekti. NATO’un Youtube hesabında 13 yıl önce paylaşılan belgesel videoda, ODTÜ’den bilim insanlarının Antakya’daki binaları hızlı ve ekonomik bir şekilde güçlendirebileceği bir proje anlatılıyor. Deprem riskinin yüksek olduğu bölge için 2009 yılında bu tür bir proje konuşulurken, günümüzde bu projenin geldiği nokta ise merak konusu… Türkiye’deki Sosyo-Ekonomik Gerçeklere Uygun Bina İyileştirme Teknikleri 2009 yılından şöyle bir video buldum: ODTÜ'den hocaların Antakya'daki binaları hızlı ve ekonomik bir şekilde güçlendirebileceği bir projeden bahsediyorlar. Ne oldu acaba bu proje, bir sonuca ulaştı mı? https://t.co/poNMQIR2rq — Mustafa Gündoğan (@mustgundogan) February 17,…

Nesli Tükenmiş Dodo Kuşu Geri Getirilebilir Mi?

///

Geçtiğimiz hafta bir biyoteknoloji şirketi, dodoyu geri getirmek için cesur bir girişimde bulunduğunu duyurdu. On yedinci yüzyılın sonlarında Hint Okyanusu’ndaki Mauritius adasında nesli tükenen Dodo kuşları, insanların doğal yaşam üzerindeki olumsuz etkisinin kurbanı olmuştu. Şirket Bu Çalışma İçin Büyük Yatırım Aldı Merkezi Dallas, Teksas’ta bulunan Colossal Biosciences şirketi, 225 milyon ABD doları yatırım aldı. Şirket daha önce Avustralyalı bir keseli hayvan olan Thylacine (Tazmanya Canavarı)’lerin neslinin tükenmesini önleme ve yünlü mamut özelliklerine sahip filler yaratma planlarını duyurdu. Colossal’ın bu planları genom düzenleme, kök hücre biyolojisi ve hayvancılıktaki büyük ilerlemelere bağlı görünüyor. New York, Aurora’daki Wells College’da hücre ve moleküler üreme…

Deprem Enkazındaki Zararlı Maddeler İnsan Sağlığı Ve Ekosisteme Nasıl Zarar Verir?

////

Yaşanan deprem felaketinden sonra yaşanan kayıplar hepimizi derinden üzerken, bu doğal afetin yıkımı fazlaca konuşuluyor. Uzmanlar da her geçen gün konuyla ilgili bilimsel açıklamalarda bulunarak toplumsal bilinçlenmemize destek oluyor. Bu açıklamalardan biri de Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Öğretim Görevlisi, Yaban Hayatı Araştırmacısı ve Biyolog Dr. Yasin İlemin’e ait. Büyük bir tehlike bizi bekliyor! Araştırma alanım doğa ve ekoloji olduğu için aktarmam gerekiyor. Yaşanan büyük deprem sonucu devasa bir enkaz ve moloz ortaya çıktı. Bu hafriyatlar uygun bertaraf edilmezse yaşadığımız binlerce kayıptan fazlasını verebiliriz. Nasıl mı? + pic.twitter.com/unFgjRzXv1 — Yasin İLEMİN (@anatoliacaracal) February 14, 2023 “Bu Hafriyatlar Uygun Bertaraf Edilmezse, Yaşadığımız…

1 2 3 142